
Sadettin Saran: Rakip olunca hain mi oldum?
Fenerbahçe Başkan Adayı Sadettin Saran, Olağanüstü Seçimli Genel Kurul’da yaptığı konuşmada Ali Koç’a yüklendi ve şunları söyledi:
“Bundan 1.5 sene önce sizin lehinize çekildiğimde dünyanın en kıymetli adamıydım. Hain değildim. Hatta bana yöneticilik teklif ettiniz. Bana hayat boyu minnettar olacağınızı söylediniz. Rakip olunca mı hain oldum! Ben Fikret Seçen ile Zekeriya Öz’e ifade verirken sizler localarda onlarla maç izliyordunuz!”
“Bunun en açık tabirle samimiyetsizlik, en açık tarifiyle iki yüzlülük olduğunu söylüyorum. Neyse, ben değerli Fenerbahçeliler’i sizin çok sevdiğiniz bahanelerle yormak istemiyorum. Sizin bahaneleriniz bitmiyor.”
“Bu camianın en büyük gücü asla umudunu kaybetmemesidir. Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi ‘Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır’ İşte biz Fenerbahçeliler hiç umutsuz olmadık. Tarihimiz yeniden ayağa kalktığımız durumlarla doludur. Ben umutsuzluğa daha fazla izin vermemek için buradayım. Allah’ın izniyle seçimi kazanırsam günü geldiğinde bayrak değişimini en doğru ve en iyi şekilde yapacağıma namusum ve şerefim üzerine söz veriyorum.”
“Sandıklardan benim ve ekibimin adı çıkarsa, tüm Fenerbahçeliler’in huzurunda söz veriyorum. Başkanları, efsaneleri tek bir cephe haline getirmek ve yarınlara yürümek için elimden geleni sonuna kadar yapacağım. Ben, Fenerbahçe’nin yarınları için başkanlıkta bir bayrak değişimi olması gerektiğine inandığım için aday oldum. Kendime ve sizlere söz verdiğim için bu yola çıktım.”
“Sayın Ali Koç, Fenerbahçemiz için önemli ve kıymetli işler yaptı. Bugüne kadar kulübümüze verdiği maddi destekleri inkar etmek haksızlık olur. Cebinden verdiği para dışında gelir yaratacak projelere, sponsorluklara imza attı. Ancak Fenerbahçe’nin kaderi, bir kişinin verdiği paraya indirgenemez.”
“Sizlerin kafasını karıştırmak için çok çalıştılar. Aday olamayacak, Fenerbahçe’ye kayyum atanacak… Ben ne dedim? Bana güvenin, sizi yanıltıyorlar dedim. Herkesin huzurunda cevap vermek istiyorum. Sizi endişelendirmek için çırpınan bazı yöneticilerimize bu mesafeden anlatmış olayım. Seçimi kazanmam halinde gerektiği anda benim olan bahsi geçen şirketi kapatırım. Bunu Fenerbahçe için yaparken gözümü dahi kırpmam. Tüm Fenerbahçelilerin içi rahat olsun.”
“Siz de haklısınız, bu camia sözünü tutan başkanlara alışkın değil. Beni tanıyacaksınız. Daha yeni başlıyoruz.”
“Bu kulübün milyonlarını yöneten başkanın, paradan çok daha önemli bir mirası olmalı: Emanet aldığı bu kutsal kulübü en doğru şekilde yönetmek ve futbolda şampiyonluk getirmek. Bu camianın hedefi şampiyonluktur.”
“Seçimi kazanmam halinde gerektiği anda benim olan bahsi geçen şirketi kapatırım ve bunu Fenerbahçe için yaparken gözümü dahi kırpmam.”
“Kulübümüzün 2018’de nasıl değişime ihtiyacı vardıysa bugün de var. Bu değişimi engellemek için neler dediler biliyorsunuz. Meşhur sanal bayi konusu. Bu sürecin sağlıklı yürümesinde katkısı olan herkese, özellikle Spor Bakanımız Osman Aşkın Bak’a teşekkür ediyorum. Sizlerin kafasını karıştırmak için çok uğraştılar. Aday olamayacak, kayyum atanacak, yaptırım gelecek diye korku saldılar. Saçmasapan şeyler söylediler. Ben ne dedim, ‘güvenin’ dedim. Sıkıntı çıkmayacak, yanıltıyorlar dedim. Sizleri endişelendirmek için çırpınan yöneticilere de anlatayım bu mesafeden. Seçimi kazanmam halinde gerektiği anda bahsi geçen şirketi kapatırım. Fenerbahçe için gözümü kırpmam. Tüm Fenerbahçeliler’in içi rahat olsun. Ben Fenerbahçemiz’e zarar verecek bir şey yapmam.”
“Biz neden şampiyon olamıyoruz, biliyor musunuz? Çünkü bu taraftarı birlik ve beraberlikten kopardınız, sürekli suçladınız. Son gün alelacele transferlere yöneldiniz, 100’ün üzerinde transfer yaptınız. ‘3 Temmuz’u bahane etmeyeceğim’ dediniz ama hep bunu yaptınız.”
“Ali Bey’in seçim stratejisi paraya dayalı. İnanıyorum ki, bu kulübün milyonlarını yöneten başkanının paradan daha önemli mirası olmalı. Camiasını birleştirmek, bu kutsal kulübü doğru yönetmek, futbolda şampiyonluk getirmek. Bu camianın en büyük beklentisi, hedefi şampiyonluktur.”
“2018’de değişimin nedeni, 4 yıllık şampiyonluk hasretiydi. Van Persie’ler, Nani’ler, hatta Robben’in adını kullandığımız reklamlar vardı. Şampiyonluk geldi mi? Hayır. Çünkü mesele yönetimdi, yine umutsuzluktu.”